"Çiftlik" okulda "doğal" eğitim

Aydın'da bir devlet anaokulu, bahçesine kurulan sera, tavuk kümesleri, mutfağı ve ağaç eviyle öğrencilerine doğayla iç içe eğitim veriyor.

Bu anaokulunun öğrencileri çok şanslı, çok mutlu.
Bir çiftlikte bulunabilecek imkanlarla eğitim alan minikler doğal yaşamın ve uygulamalı eğitimin keyfini sürüyor.
Aydın'ın Sultanhisar ilçesinde eğitimi dört duvar dışına çıkaran bir devlet anaokulu, bahçesindeki sebze ve meyve serası, tavuk kümesleri, mutfağı, ağaç evi, trafik eğitim parkuru ve minderde ders yapma gibi uygulamalarıyla sıra dışı bir eğitim veriyor.
Atça Mahallesi'nde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Cumhuriyet Anaokulunun Müdürü Halil İbrahim Sağlık, 7 bin 800 metrekare açık alana sahip okulda öğrencilerine "yaparak ve yaşayarak öğrenme" yöntemiyle eğitim vermek için kolları sıvadı.
Velilerin de desteğiyle 2 yılda bahçeye sebze ve meyve serası ile tavuk kümesleri kuran Sağlık, verim alamadıkları 35 zeytin ağacının budamasını yaptırdı, okula köpek, kaz, ördek ve tavşan aldı.
Çam ağacının üzerine ağaç ev de yapan Sağlık, öğrencilerin minderde ders yapacağı bölümler, oyuncak arabalarla trafik kurallarını öğrenecekleri trafik eğitim parkuru ve spor alanları oluşturdu.
Adeta çiftliği andıran okula gelen öğrenciler, her sabah kahvaltıda yiyecekleri sebze, meyve ve yumurtayı kendileri toplayarak güne başlıyor.
Okuma saatinde ise öğrenciler, bahçede iplere asılı kitapları seçip ağaç eve çıkarak kitaplarını okuyor.
Okulun mutfağına giren bazı öğrenciler de oyuncak aletlerle yemek yapıp müşteri olarak gelen öğretmenlerine servis yapıyor.
Renkli görüntülerin oluştuğu bahçede öğrenciler hayvanlarla oyun oynayarak vakit geçirirken en sevilen etkinliklerden biri de mindere oturup öğretmenlerden masal dinlemek.
Okul Müdürü Sağlık, okulda STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) eğitim modelini uygulamaya çalıştıklarını söyledi.
Uygulamalı eğitim sayesinde öğrencilerin özgüven kazandığını aktaran Sağlık, kendisini ifade edemeyen bazı öğrencilerin yıl sonunda büyük bir gelişim gösterdiğini söyledi.
Değişen dünya şartlarında eğitimin sabit kalmasının mümkün olmadığına dikkati çeken Sağlık, "Eğitimi dört duvar arasından tamamen çıkardık. Doğa ve teknolojinin, bilim ve sanatın bütünleştiği bir eğitim ortamı kurmayı hedefledik. Köy ortamıyla şehir hayatının bir araya geldiği ortamda öğrencilere mühendis mantığıyla düşünmeyi, matematik zekasını destekleyen bir hayat tarzını göstermeye çalıştık." dedi.
"Kendimiz yetiştirip kendimiz yiyoruz"
Öğrencilerden 6 yaşındaki Eylül Aksoy, dersleri bahçede yaptıklarında çok mutlu olduklarını, doğayla iç içe olmanın keyif verdiğini ifade etti.
Muhammet Tuna Berber ise "Seramızda domates, salatalık ve diğer sağlıklı gıdalar yetiştiriyoruz. Dışarıdaki ürünlerin içinde kötü maddeler olduğu için biz kendimiz yetiştirip kendimiz yiyoruz." diye konuştu.
Firuze Yazıcı da mutfakta vakit geçirmeyi sevdiğini, okuldaki etkinlikleri çok sevdiğini dile getirdi.