Tohum ihracatından teknoloji ihracatına

Bitki Islahçıları Alt Birliği ile Türkiye Tohumcular Birliği bitki ıslahçıları gününde bir araya geldi. Bitki Islahçıları Alt Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Eser tohumla ilgili açıklamalarda bulundu.Eser “Türk bitki ıslahçıları olarak artık sadece tohum ihracı değil teknoloji ihracı yapmak istiyoruz” dedi.

Tohumcular ve bitki ıslahçıları kendi günlerinde yani “bitki ıslahçıları günü”nde bir araya geldi.

Bitki Islahçıları Alt Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Türkiye Tohumcular Birliği Başkan Yardımcısı olan Vehbi Eser, genetiği değiştirilmiş organizma (GDO) ile hibrit tohumun birbirine karıştırıldığını belirtti.

Eser, GDO'nun, bitkiye böcek geni aktarılması ya da mısıra kavak geni aktarılması gibi bir uygulama, hibrit tohumun ise doğal bir mekanizma olduğunu ifade etti.

Hibrit tohumun ciddi anlamda verim artışı sağladığını dile getiren Eser, şöyle devam etti:

"Bugün hibrit tohum mekanizması olmasaydı kiraz yiyemeyecektik. Birçok meyve ve bitkiyi tüketemeyecektik. Bu zaten Allah'ın yarattığı doğal ortamda olan şeyler. Bunun bitki ıslahında kullanımında mısır, ayçiçeği gibi birçok üründe çok ciddi verim artışları sağlandı. Türkiye'nin 13 milyon ton civarında domates üretimi var. Birim alandan çok ciddi verim alınıyor. Bu da ancak bitki ıslahçılarının sağladığı hibrit tohumlarla sağlanıyor. Hibrit tohumlar, insan sağlığı açısında hiçbir tehlike arz etmiyor. Lütfen hibrit tohumu kimse GDO ile karıştırmasın, GDO'lu tohum çok farklı bir şey. Türkiye'de kesinlikle GDO'lu tohum yok, üretilmiyor, yasak. Hibrit tohum konusunda da herkes çok rahat olsun çünkü zaten doğal ortamda Allah'ın yaratmış olduğu mekanizma olarak mevcut."

Eser, yerli ürünlerle üretilen hibrit tohumların tercih edilmesi gerektiği belirterek, yerli ve milli olmanın gerekliliğine her zaman dikkati çektiklerini ve bu konuda her türlü çalışmaya destek verdiklerini söyledi.
Eser, bu yıl tohum üretimi ve ihracatından beklentilerinin olumlu olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
"Geleceğin daha garanti olabilmesi için yerli tohumlarımızın üretime kazandırılması gerekir. İhracatta markalaşmamız, marka değerimizin artırılması lazım. Tohum ihracatından teknoloji ihracatına geçmeyi hedefliyoruz. Türk bitki ıslahçıları olarak artık sadece tohum ihracı değil teknoloji ihracı yapmak istiyoruz. Bunun için her türlü şart mevcut. Çalışmalarımız gayet ciddi bir şekilde gidiyor. Türkiye Tohumcular Birliğinden çok ciddi destek alıyoruz. Şu anda Özbekistan'da Türkiye Tohumcular Birliğinin ofisini açtık. Önümüzdeki yıllarda Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Ukrayna, Rusya, Balkan ülkeleri ve özellikle Avrupa'da da ofisler açarak Bitki Islahçıları Birliği ile birlikte kendi teknolojimizi artık dünyaya ihraç etmek istiyoruz."

Tohumculukta kendi kendine yetebilen Türkiye'nin 72 ülkeye ihracat yapabildiğine işaret eden Eser, "Daha önceki yıllarda ortaya çıkarılan İsrail, Amerika efsanesi çok geride kaldı. O ülkelere biz tohum ihraç ediyoruz artık. Özellikle sebze tohumlarını satıyoruz. Çok önemli gelişmeler elde ettik. Büyük firmalarımız var. Çok ciddi çalışmalar yapan devlet kurumları, üniversiteler var. O günler geride kaldı. Ne İsrail ne başka ülke... Türkiye yerli ıslahçı ve tohumcularıyla Türk tarımına hizmet vermeye devam ediyor." dedi.